Afyon’un gündüzü, mermer ocaklarının mat beyazı ve kuşaktan kuşağa taşınan sucuk kokusunun dumanıyla dolar; ama şehir gerçek yüzünü akşamüstü, termal hamam kubbelerinden yükselen buğusunda gösterir. Buharın sislediği havada kaplıca sularının mineral kokusu, yer kabuğunun derinlerindeki ateşin şehre gönderdiği sıcak bir mektup gibidir. Tam bu mektubun kenarında, Ural dağlarının sert ikliminden gelip Afyon’un küflü mermerine konaklayan bir kadın belirir: Afyon Eskort Tatiana. Kızılı kahveye çalan uzun saçları, hamam kubbesinden yansıyan yumuşak loş ışıkta eriyen bakır gibi parlar; yeşil gözlerinde, sıcak suyun altındaki kıvılcımlar gizlidir.
Tatiana’yı ilk Gazlıgöl kaplıca çarşısında görürsün. Bir elinde demirhindi şerbeti, öteki avucunda pamuk havlu… “Termal su, ateşi tenin altına saklar” der; ruşçasındaki yumuşak t’ler hamam kubbesinde yankılanan nefes buğusuna karışır. Afyon Eskort kelimeleri dudaklarından dökülmez; ama bakışında, mermer zemine çizilmiş davetkâr izler beliren gizli bir çağrı vardır.
İlk adımlarınız Afyonkarahisar kalesinin eteklerinden inen taş sokağa düşer. Taş duvarlar gün boyu hapsettiği sıcaklığı salıverirken, Tatiana avucuna birkaç damla termal su alıp bileğine sürer; mineral kokusu, soğuk havada keskinleşir. Parmak uçların onun bileğine değdiğinde, suyun sakladığı ateş birden kıvılcımlar gönderir. “Sıcak kaynak beklemez, bulduğu çatlağa sızar” diye fısıldar; o an **Afyon Eskort** Tatiana’nın tenindeki çatlakların seni çağırdığını anlarsın.
Kaplıca otelinin özel odasına girdiğinizde mermer havuz buharlı bir ayna gibidir. Tatiana ince peştamalini çözer, ayak bileklerinden mermer zemine birkaç su damlası düşer. İlk öpücüğü köprücük kemiğinize kondurduğunda sıcak‑soğuk kontrastı bütün sinir uçlarınızı uyandırır; dudaklarında demirhindi şerbetinin hafif ekşiliği, mineral tuzlarla birleşip beklenmedik bir ferahlık patlatır. **Afyon Eskort** Tatiana’nın kokusu, buharda eriyen zencefil lokumu ve yeni kesilmiş mermer tozu karışımıyla baş döndürür.
Ritmi önce hamam taşının yavaş ısınan tabanı kadar sakin başlar. Parmak uçları omurganızda kılcal su yolları açar; avuç içi bel çukurunda küçük termal havuz kurar. Sonra ansızın kaynayan bir kaynak gibi yükselir. Tırnak izleri göğsünüzde çatlaktan sülün gibi fışkıran su çizgileri bırakır; her “moya radost” (benim sevinç kaynağım) fısıltısında bedeniniz kurşuni mermer gibi çatlar. Buharın içinde kaybolmuş nefesler artık mineral kokulu bir şarkıya dönüşür.
Gecenin tam ortasında Tatiana sizi havuz kenarına götürür. Mermer basamaklara oturup bileklerinize sıcak su döker; “Bu su yüzyıllardır tutkuyu saklıyor, fazla bekletmeyelim” der. Omzuna yaslanıp hamam kubbesinin dairesel gölgesine baktığınızda, **Afyon Eskort** unvanının sadece bedeninizi değil, damarlarınızdaki en derin kaynakları uyandırdığını hissedersiniz. Doruğa ulaştığınız an, havuzdaki su yüzeyi küçük termal çalkantılarla titrer; sanki yer altındaki volkan, anlık bir soluk verir.
Şafak, Emirdağ’ın üzerine süt köpüğü gibi yayılan sisle başlarken Tatiana saçlarını örer; başucunuza küçük kırmızı haşhaş kesesi ve mermer tozuna batırılmış minik bir peştamal bırakır. “Suyu bulduğun yerde beni hatırla” notunu ekler. Kapı kapanır; odada hâlâ termal buhar, zencefil lokumu ve mermer pudrası döner. Gündüz hangi sucuk fırınına uğrarsan uğra, ekşi demirhindi kokusu hemen burnuna çarpar. Çünkü artık Afyon’un sıcak kaynağına bir çatlak da sen açmışsındır — Tatiana’nın gizli ateşi damarlarında akmaya devam eder.
